Yazım Sürecinde Ritüeller Neden Önemlidir?
- Yazı Çizi Çeki Atölyesi
- 24 Şub
- 2 dakikada okunur
Yazmak bir sanattır ve her sanat gibi ortaya bir eser çıkarabilmek için disipline ihtiyaç duyar. Yazmak için sadece yaratıcılık ve yetenek yeterli değildir. Odaklanma ve azim yazma eylemini profesyonelliğe taşıyan en önemli ihtiyaçlardandır.
Pek çok yazarın yazma sürecinde ritüeller vardır. Bu ritüeller her zaman çok da detaylı olmak zorunda değildir, çok basit görünen, pek çok kişi için ortak olan, “Kahvem olmadan asla yazmam” hali bile basit ama etkili bir ritüeldir.
Ritüeliniz basit de olsa detaylı da yazma disiplininize çok önemli psikolojik faydalar sağlar. Her şeyden önce zihninizi yazıya hazırlar.
Zihniniz akşam yaşadığınız tartışma, yarın gideceğiniz görüşme, ödenecek faturalar, yapılacak yemekler, aranacak arkadaşlar, hazırlanacak raporlar, bakılacak çocuklarla dolu olduğunda yazmak mümkün değildir. Zihne bu konuda bir müdahale gerekir. Tabii ki yazma süreniz boyunca zihninizin bu gündelik telaşlarını unutmanıza gerek yok, ancak onları bir kenara koyabilirsiniz. Bir süreliğine de olsa…
Ritüeller sizi günün gerçekçi dünyasından yaratıcı dünyaya davet eder. Yaratıcı dünyaya hazırlanmış bir zihin, artık kendi dehlizlerini keşfetmeye de hazırdır.

Ritüel Yazma Zamanının Geldiğini Hatırlatır
Ritüeli yapmaya başladığınızda beyninize odaklanma zamanının geldiğine yönelik sinyaller göndermeye başlarsınız. Yazı vaktiniz gelmiştir ve zihniniz de yazı vaktindeki haline yönelmeye, yaratıcılığını harekete geçirmeye başlar. Kahve hazırlamak, müzik dinlemek, birkaç sayfa yazı yazmak, yeni bir tütsü yakmak, yürüyüşe çıkmak, yoga yapmak… Her biri zihninizi yazmaya hazır hale getirir.
Zihni böyle bir şartlanmaya eğitmek (ritüelden sonra yazma zamanı başlar) yaratıcı dünyanıza daha kolay ulaşmanızı sağlar, erteleme ihtimalini azaltır ve yazar tıkanıklığını daha kolay aşmanızı sağlar.
Ritüeline Sadık Kalan Her Gün Yazma Kararı Almak Zorunda Kalmaz
Yazı masasına oturmak bazen zordur. Bir rutin oluşturulmadığında her gün yazmaya başlamak için yeni bir karar almak, yeni bir akış yaratmak ve yazmaya başlamak gerekir. Bu biraz da enerji kaybıdır. Ritüeliniz varsa, bunu ne zaman yapacağınız belliyse, yazmak istediğinizde buna nasıl başlayacağınız da bellidir. Artık zihninizi nasıl başlayacağınıza değil, ne yazacağınıza odaklayabilirsiniz.
Ritüeller Yaratıcılığı Destekler, Boş Sayfa Endişesini Azaltır
Yaratıcı zihninize ulaşmak için zihnin berraklığı, düşüncelerin görünürlüğü ve hissedilmesi önemlidir. Ritüeller zihninizi yazmaya hazırlayarak yaratıcılığınızı kullanmanıza alan açar. Böylece pek çok yazarın korkulu rüyası olan boş sayfayla karşı karşıya kalma endişesini ortadan kaldırır.
Ritüeller Yazı Disiplini Sağlar
Bir öyküyü tamamlamak, bir romanı bitirmek, dosyanızı bir kitaba çevirmek düzenli bir yazı rutini gerektirir. Bu düzenli rutin hem projelerden kopmamanızı hem de becerilerinizin körelmemesini ve gelişmesini sağlar.
Ritüeller Başlamaya Yardımcı Olduğu Gibi Bitirmeye de Yardımcıdır
Ritüeller sadece başlangıçları desteklemez. Yazı zamanınızın bitişine de belli ritüeller koyabilirsiniz. Böylece yazı masasından başarı hissederek kalkar, bir sonraki zamana kadar kendinizi hem motive hisseder hem de bir sonraki zamanı istekle beklersiniz.
Bitiş ritüeli olarak; çalışmanızı gözden geçirebilir, bir sonraki çalışma için notlar alabilir, yazı masanızı düzenleyebilir, bir ödül kahvesi içebilir, kendinize bir yürüyüş zamanı ayırabilirsiniz.
Ritüeller, yazarlık yolculuğunda önemli bir yere sahiptir. Pek çok yazar kendi ritüellerini oluşturmuş, gerektiği yerde değiştirmiştir. Çünkü günlük rutinleriniz değişebilir ya da siz dönüşebilirsiniz (hayatın gerçeği J). Böyle bir durumda ritüeliniz artık sizin ihtiyaçlarınıza cevap vermez olursa, onu rahatlıkla değiştirebilirsiniz.
Henüz kendinize bir yazı ritüeli oluşturmadıysanız, size iyi gelen ritüelin ne olabileceğini düşünmeye hemen başlayın.
Comments