
Öykü, roman, tiyatro ya da sinema… Kurmacanın ve hayal gücünün sınırlarını zorlayan bu türlerin herhangi birinde ürün vermek istiyorsanız Yaratıcı Yazarlık Atölyesi sizin için önemli bir yol gösterici olacaktır.
Ferhat Uludere tarafından geliştirilen Yaratıcı Yazarlık Atölyesi diğer çalışmalardan oldukça farklı. Uludere’nin bu alandaki saygın üniversitelerin müfredatlarını inceleyerek geliştirdiği metot aynı zamanda Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde Yaratıcı Yazarlık Bölümü’nün iskeletini de oluşturmaktadır. Uludere atölye boyunca üç yıllık bir konservatuvar eğitiminin özünü katılımcılarla paylaşmakla kalmayıp, katılımcıların yazdıkları alıştırmalarda yazdıklarını nasıl bir hikâyeye çevirebilecekleri konusunda yol göstermektedir. Yaptığı yerinde dokunuş ve önerilerle nerede yanlış yaptım hissini de ortadan kaldıracaktır.
Yaratıcı Yazarlık Atölyesi boyunca sadece edebiyatın ve öykünün değil, senaryonun ve oyun yazarlığının da sınırlarında gezinip onların biçimlerini de deneyimleme fırsatı bulacaksınız.
Ferhat Uludere ile yaratıcı yazarlığın detaylarını çalışırken aklınızdaki hikayeleri öykü, roman ve bir filme nasıl dönüştüreceğinizi göreceksiniz.
Yaratıcı Yazarlık Atölyesi boyunca insanın neden hikaye anlattığından, toplumların sevinçlerini, endişelerini, korkularını nasıl kurmacanın içine kattıklarına, Türkiye’nin sinema ve edebiyat birikiminin gelişirken yaşadığı sıkıntılara ve popülerden klasik anlatıya kadar pek çok alanda ufkunuzu geliştirecek bilgiler de edineceksiniz.
Kimler Katılabilir
Bu atölye edebiyat severlere ve yazmaya başlamak isteyenlere yönelik bir çalışmadır. Atölyeye katılmak için sadece bir okur olmanız bir yeterlidir. Hangi altyapıdan gelirse gelsin, kurmacaları seven ya da üreten herkese açık bir programdır.
Detaylı bilgi ve kayıt için:
Atölye Süresi
Yaratıcı Yazarlık Atölyesi toplam 8 hafta sürecek ve her çalışma haftada ortalama iki saat sürecektir.
Başlangıç Tarihi
6 Ekim 2022 Perşembe / online (Zoom)
- grup: 13:00-15:00
- grup: 20:00-22:00
Ferhat Uludere Hakkında
2 Eylül 1977 tarihinde Lüleburgaz’da dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini burada tamamladı. Lüleburgaz Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Bölümü’nde okurken rock müzik ile tanıştı ve öğrenciliğin ilk yıllarından itibaren müzisyen olma hayalleri kurdu. Daha sonra bu hayalden vazgeçip elektrikçilik yaparak kazandıkları parayla Rock Reaction adlı bir müzik fanzini çıkardı. Bu fanzinle birlikte yazı yazmanın büyüsüyle tanıştı ve daha sonra tüm yaşamını kaplayacak olan bu mesleğe ilk adımını atmış oldu.
1998 yılında Müjdat Gezen Sanat Merkezi Yaratıcı Yazarlık Bölümü’ne girdi. MSM’de öğrenciliği sırasında MSM Gazetesi’ni kurdu. Daha sonra gazetenin devam etmesi için çalıştı. MSM’den mezun olmadan, 2002 yılının kasım ayında ilk kitabı Sayıklamalar yayımlandı. Phoenix Yayınları etiketiyle okurla buluşan kitap daha sonra Yitik Ülke Yayınları’nın kataloğunda yer aldı. Sayıklamalar ayrıca Müjdat Gezen Sanat Merkezi Yaratıcı Yazarlık Bölümü’nde bir öğrencinin yazdığı ilk kitaptır.
Mezuniyetinin ardından Sevin Okyay’ın asistanlığını yaptı. Bu dönemde Sevin Okyay’ın içinde olduğu senaryo ve televizyon projelerinde yer aldı.
2003 yılının temmuz ayında Beyoğlu Gazetesi’yle birlikte gazeteciliğe başladı. Aynı zamanda dönemin önemli edebiyat dergilerinden biri olan Virgül’de yazılar yazdı.
2005 yılında ikinci öykü kitabı İslenmiş Aşka Mektuplar yayımlandı. Son dönem yazdığı hikâyeleri bu kitapta bir araya getirdikten sonra 2006 yılında ilk romanı 1001 Fıçı Bira piyasaya çıktı. Bu kitapta “Trakya’nın ortasında büyük bir meyhane olarak” tanımladığı Lüleburgaz’ı anlattı. Kasabanın doksanlı yıllarına Feryat adlı karakterin gözünden bakan roman günümüzde Edisyon Kitap kataloğunda yer almaktadır.
2005’ten sonra gazeteciliğe daha fazla zaman ayırmak zorunda kaldı. Günlük gazetelerde Kültür Sanat servislerini yönetti. Aynı zamanda hafta sonu eklerini çıkardı. Yazmaya çok zaman ayıramasa da 2010 yılında Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba adlı romanı kaleme aldı. Sonbaharda Sarhoş Bir Kasaba’da bir sahil kasabasını anlatıyordu Ferhat Uludere. Büyülü gerçekçilik akımının tüm özelliklerini taşıyan kitap bu efsaneler ve gerçekleri bir araya getirmekteki başarısıyla dikkat çekiyor.
Konservatuvar yıllarından bu yana Don Quijote üzerine çalışmalar yapan Ferhat Uludere; 2014 yılında “Don Quijote’nin Üçüncü Cildi” adlı postmodern bir romana imza attı. Bu romanda Don Quijote, Sancho Panza, Oblomov, Zahar, Coşkun Ermiş, Godot gibi dünya edebiyatının başlıca karakterlerini bir araya getirip farklı bir anlatım biçimi ile yeni bir Don Quijote macerasını okurla buluşturdu.
2018 yılında Son 11 adlı romanıyla Lüleburgaz’ı yine mercek altına aldı ve bu kez kasabayı bir futbol takımı üzerinden anlattı. Kentspor’u merkeze alıp Lüleburgaz’ın otuz yıllık tarihsel sürecini bazen tanıklık, bazen de kurmacanın verdiği özgürlükle yeniden inşa etti.
2020 yılında Edisyon Kitap’ın kurucusu ve yayın koordinatörü olan Uludere bu dönemde Öykü Gazetesi’ni ağırlaşan koşullara rağmen iki yıl çıkardı.
2021 yılında Nikâh Sarhoşluğu adlı romanı Edisyon Kitap etiketiyle yayımlandı. Bir baba-oğul hesaplaşmasının yanında toplumsal ritüellerimizi de sorgulayan roman aynı zamanda orta sınıfın ikiyüzlülüğüne de gönderme yapıyordu.
Virgül ve Bant gibi dergiler başta olmak üzere birçok yayın organında sinema, edebiyat, müzik, tiyatro ve Beşiktaş üzerine eleştiriler yazan Ferhat Uludere günlük gazetelerde yer alan Bir Heves Bir Kalas adlı köşesinde tiyatro eleştirileri, Bi’şey adlı köşesinde ise kültür sanat gündemine ilişkin yazılar yazdı. Çeşitli televizyon programlarında editörlük, metin ve senaryo yazarlığı da yapan Uludere 7’de Sanat, Kültür Sanat Söyleşileri ve Kültür Mantarı adlı televizyon programlarını hazırladı.
1998 yılında öğrenci olarak girdiği Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde 2014 yılında Yaratıcı Yazarlık Bölüm Başkanı oldu.